Biri, daha 35 yaşındayken dünya tarihinin o zamana kadar kaydettiği en büyük fatih olmuş, diğeri Türk mutfağının bence en önemli parçası olmuş.
Ama bu tabloyu görünce ikisine de saygımı yitirip, kıçımla gülüyorum. Gülmek yetmezmiş, gülerken düşünmekte lazım. Bende düşündüm tabii
İskender'i sadece büyük bir fatih olarak biliyorsunuz, değil mi? E tabi bazı arkadaşlar cinsel tercihini de bildiği için, akıllarınca bu büyük kumandanı küçümsüyorlar.
İskender abimiz Mısır'ı alınca, hoş geldin ra'nın oğlu diye karşılanıyor. Basit bir Makedon Kralıyken, abimiz tanrı çocuğu oldu. Sonra İran'ı ele geçirdi, hoş geldin Tanrı Kral diye karşılandı. E bizim abi de gaza geldi, cozuttu, Makedon arkadaşlarından kendisine secde edilmesini istedi. Reddedeni öldürttü.
İnsan ne oldum değil, ne olacağım demeli. Dün kralken, bugün tanrı kral olursunuz, sonra benim kafası çalışmazların diline düşersiniz.
Neyse efendim, düşündüğüm buydu gülerken. E hem düşünüp hem gülmeye çalışınca ancak bu kadar çıkıyor benden.
Buraya kadar okuduysan iki bilgi vereyim de, boş boş okumuş olma.
Helenistik dönem denince hep doğunun batılılaşması anlatılır. Sentez derler ama, sentezin sadece batı kısmını anlatırlar, doğudan batıya ne gitti pek anlatmazlar. Doğudan batıya transfer olan, tanrı kral fikridir. İskenderden önce batı toplumlarında öyle tanrı kral falan olmazdı. He sonra oldu mu? Bal gibi oldu. Jul Zezar ölümünden iki yıl sonra Roma tanrısı ilan edildi. Vasisi ve yeğeni Octavius Augustus direk kendisini ve Roma devletini tanrı ilan etti. Buna da nedense Roma veya Augustus kültü dendi. Ancak temelde İskender'in imparatorluğu döneminde doğudan batıya akan "Tanrı Kral" kültü vardı.
Roma'da olayın biraz daha boku çıktı, valiler bile bölgelerinde Tanrı ilan edilir oldu. E tabii adam Tanrı olunca, bir putunu falan dikmek şarttı. Her valiye, yada her imparatora bir put dikmekte masraflı iştir haliyle. Öyle zamanlar oldu ki, bir kaç ayda bir imparator değişti. Darbeler, iç savaşlar falan işte, uzun hikaye. Açın okuyun az o kısımları merak ettiyseniz. Neyse halk dedi ki, "aga biz her birine heykel dikeceğimize, direk roma senatosunun heykelini dikek, ona da tanrı diye tapınak." Öyle de yaptılar.
Son olarak bir adım daha atın, İznik konsülü kararlarını ve Arius'un aforoz edilmesini bu konuya bağlayın. Öyle her boku ben anlatamam. Wiki'ye falan bakın.
Bu arada Arius'un adını duymayan arkadaşlar varsa, çok cahilsiniz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder