Odiseus gemisinde sürüklenirken, çığırtkanın "kara göründüüü" diye bağırmasını gibi beklediğim, ama karanın en fazla çöldeki vaha serabı gibi göründüğü zamanlar bunlar. Tersten yaşamak böyle bir şey işte, hikayeler çölde su arayanlar ile dolu, ben denizin ortasında kara hasreti çekiyorum. Deniz suyu da tuzlu olduğundan içilmiyor ki, beterin beteri bu deniz. Su içinde su özlemi çekmek.
Bu arada Serap diye tanıdığınız varsa, tanışabilirim.
Mecnun kendini çöllere atmış, aman ne büyük aşık. Herkeste bir çöl hikayesi, kimse mi farkında değil, mevzu çöllere atlamak değil, Leyla'yı bulmak. Mecnun çöllerde kendini ararken, Leyla karşısına çıkan ilk kısmete atlasaydı, "ne yapalım, hayat devam ediyor" deseydi, biraz zor efsane olurlardı. Çöllerde cevap da yok. Herkesin içinde aslında kendi çölleri var, herkes biraz Mecnun, biraz arayan. Zor olan Leyla olmak, beklemek. Sonunu göremediğin zaman bile beklemek.
Leyla da olur, numarası var mı?

Yok, eşeğe kadar düşmedik daha.
Sahneye atlamak istiyorum. Hazırım, alın beni demek istiyorum. Tüm seyirciler, "ne yapıyor bu mal" diye bana bakıyorlar. Bir an, sonsuzluğunu hissettiğim o anlardan biri, kendime dönüyorum. Bir şey yapıyorum, ne yaptığım hakkında hiç bir fikrim olmadan, daha önce planlanmamış bir şey. Vahiy... Sonrası şok olmuş seyirciler, ayakta alkışlayanlar, kıpırdamaya cesaret edemeden gözlerini üzerime dikenler, ne olduğunu anlayamayanlar... Tepenin kralı oluyorum, tepedeki aptal oluyorum. Ne yaptığımı bilemeden insanları etkiliyorum, sonra onlardan etkilenip kendimi bir halt sanıyorum. Tepedeki aptalım işte. Burada bir yerde büyük sözler söylemem gerek.
Bana bir aptal daha gerekli.
Kadere iman et derler, insan kendi kaderini kendi belirler de derler. Günah işlersin, eğer kendi kaderini bir başkasının eline bırakırsan. Bıraktım. en büyük günahım bu benim. Bir nevi inkar bu, kendin olamamak, hayatının akışını bir başkasının ellerine bırakmak. Kendini inkar eden, yaratanı da inkar eder. Yaratanı inkar eden, günah işler. Tavuk yumurta denklemine göre oldukça basit bir denklem.
Kader diye kadın ismi mi olur yahu?
Unutulmuyor, kurtulunamıyor. İstemiyorum da zaten unutmayı. Sadece anlamak istiyorum. Ben değil miyim ihaneti bile anlamak için uğraşan. Biraz da beni anlasalar olmaz mı? Beni anlayacak bir akıllı varlık yok mu bu sonsuz evrende. Ölüyorsak, anlayamadığımızdan ölüyoruz. Cevabı istemiyorum, onu bile anlamıyorsunuz. "Cevabımı" istiyorum ben. Sorusuz cevaplardansa, cevapsız soruları tercih ederim. Aklımı karıştırsalar da, kalbimi parçalasalar da, içimde umudum olur, başkalarının değil kendi cevaplarımı bulmaya. Kendi hayatımı yaşamaya...
Yardım edecek kimse yok değil mi? Olamaz da zaten. Bazı performanslar, sadece tek başına sergilenir.
Not: Hayat her zaman zor, onu anlayana kadar çok zor. (bence öyle yani)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder